Alieu the Dreamer

Dünya, otuz yıldır açıklanamayan bir sorunla karşı karşıyadır: Hiç kimse rüya görememektedir. Bu uzun süreli sessizlik, insanları derinden etkilemiş ve hayatı olumsuz yönde değiştirmiştir. Ancak, otuz yılın sonunda beklenmedik bir şekilde mucize gerçekleşir ve genç bir adam olan Alieu rüya görmeye yeniden başlar. Alieu, bulaşıkçılık yaparak geçimini sağlamakta ve kız arkadaşı Fatima ile küçük kızları Jamila’ya bakmak için mücadele etmektedir. Zorlu geçen hayatı, rüya görmeye başlamasıyla daha da karmaşık bir hale gelir. Çünkü, kimsenin rüya görmediği bir dünyada Alieu’nun bu yeteneği hemen fark edilir. Alieu, rüyalarının kendisine iyi geleceğini düşünürken, bu durumun beraberinde büyük sorunlar getirdiğini kısa sürede anlar. Ancak işler çoktan kontrolden çıkmıştır; devlet görevlileri onu takip etmeye başlamış ve çeşitli testlerle rüya görme yeteneğini incelemek için adeta yarış halindedir. Alieu, rüyaların getirdiği zorluklarla mücadele ederken, bu yeteneğin hayatında beklenmedik kötü sonuçlara yol açtığını geç de olsa fark eder. Yaşadığı bu dramatik süreç, dünyada rüya görmenin önemini ve değerini yeniden gözler önüne serer.